Merve Akçıl Bütünsel Yolculuk

Bütünsel Dönüşüm alanında başladığı kariyer hayatında, dönüşümün sadece ruhsal değil bedensel de önemli olduğunu fark eden Merve Akçıl, Beslenme alanında aldığı eğitimlerle tecrübesini pekiştirip danışanlarına ‘bütünsel yolculuğa’ çıkmaları konusunda destek veriyor. Merve Akçıl Bütünsel Yolculuk

She and Girls Dergisi, Moda Dergisi, Alışveriş Dergisi.

Instagram Hesabımız

“2025 Ocak ayında tescilli markalarım olan KetoKamp Akademi, Ketojenik Mutfak ve Kuantum İlkeleri ile Psikoenerjiyi kullanarak, kişiye hizmet etmeyen duygularını, düşüncelerini, davranışlarını ve kök inançlarını değiştirmeye yardımcı sistemleri Bütünsel Dönüşüm Akademisi altında birleştirdim. Bu birleşimle hem fiziksel hem de ruhsal gelişim için kapsamlı hizmetler sunuyorum.

Bu yolculukta nasıl seyahat edebiliriz? Gelin kendisinden dinleyelim!

Röportaj: Banu Çelik

Merve Akçıl She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Bütünsel Dönüşüm Akademisi’ni kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Hangi ihtiyaçlara cevap vermeyi amaçladınız?

Bütünsel Dönüşüm Akademisi, kendi yolculuğumda fark ettiğim büyük bir eksiklikten doğdu. Çoğu insan sadece fiziksel değişime odaklanıyor—kilo vermek, daha sağlıklı olmak, enerjiyi artırmak gibi… Ama aslında kalıcı bir dönüşüm için bedenin yanı sıra zihin ve ruhun da dengelenmesi gerekiyor. Ketojenik beslenme, bilinçaltı çalışmaları ve enerji sistemleriyle ilgilenmeye başladıkça şunu fark ettim. İnsanların karşılaştıkları birçok engel aslında sadece yanlış beslenmeden değil, bilinçaltındaki kalıplardan ve duygusal blokajlardan kaynaklanıyor.

Bütünsel Dönüşüm Akademisi’ni kurarken amacım, insanlara sadece nasıl sağlıklı besleneceklerini öğretmek değil, aynı zamanda bilinçaltındaki sınırlandırıcı inançlardan nasıl özgürleşeceklerini ve hayatlarında kalıcı dönüşümü nasıl sağlayabileceklerini göstermekti. Çünkü bir kişi kendi iç dünyasını dönüştürmeden sadece diyet yaparak ya da geçici motivasyonlarla sağlıklı bir hayat kuramaz. Burada hem ketojenik beslenmeyi en doğru ve sürdürülebilir şekilde öğrenebilecekleri bir alan yarattım hem de bilinçaltı dönüşümüyle ilgili çalışmalara, eğitimlere ve danışmanlık hizmetlerine yer verdim. Akademi, fiziksel sağlık ile zihinsel ve ruhsal dengeyi birleştiren, kişinin kendini tam anlamıyla yeniden keşfetmesini sağlayan bir platform oldu. Bütünsel sağlık, yalnızca ne yediğimizle değil ne düşündüğümüz, neye inandığımız ve enerjimizi nasıl yönettiğimizle de şekillenir. İşte bu yüzden Bütünsel Dönüşüm Akademisi, sadece bedeni değil, tüm yaşamı dönüştürmeyi hedefleyen bir rehber niteliğinde. Ayrıca, SweetFit adını verdiğim yeni bir programa başladım.

Düşük karbonhidrat, yüksek yağ bazlı bir beslenme modeli olan bu program, tatlı yemeden duramayan ama diyet yaparken zorlananlar için özel olarak tasarlandı. Haftada üç kez bu protokole uygun tatlı tarifleriyle kilo verebilecekleri, sürdürülebilir ve keyifli bir sistem oluşturduk. Tatlılardan vazgeçmeden sağlıklı bir dönüşüm mümkün!

Merve Akçıl She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Ketojenik beslenmeye nasıl başladınız ve bu beslenme biçiminin hayatınızdaki en büyük etkisi ne oldu?

Ketojenik beslenme benim için sadece bir diyet değil, hayatımı değiştiren bir dönüm noktası oldu. 2017’de geçirdiğim dördüncü bel ameliyatımdan sonra iyileşme sürecim, beklediğim gibi gitmedi. Sürekli ağrılarım vardı ve tedavimin yanı sıra beslenmemi de değiştirmem gerektiğini düşündüm. Fazla kilo, bel üzerinde ekstra yük oluşturarak ağrıyı artırıyordu.

Ancak birçok diyet, aç kalmaya dayalı olduğu için sürdürülebilir değildi ve ağrılarıma da bir fayda sağlamıyordu. Türkiye’de pek bilinmeyen bir dönemde, doktorumun önerisiyle ketojenik beslenmeyle tanıştım. İlk başta bu beslenme şeklini araştırırken çok az doğru bilgiye ulaşabildim. Bu yüzden, yıllarca yurtdışında konunun uzmanlarından eğitim alarak kendimi geliştirdim. Ketojenik beslenmeye geçtikten sonra sadece kilo vermekle kalmadım, aynı zamanda ağrılarım da belirgin bir azalma ve enerji seviyemde inanılmaz bir artış yaşadım. Ancak zamanla şunu fark ettim: Türkiye’de ketojenik beslenmeyle ilgili kulaktan dolma bilgilerle hareket eden ve yanlış uygulamalar yapan çok fazla insan vardı. Bu nedenle, diyetisyenlerle birlikte bilimsel temellere dayanan bir eğitim programı hazırladık.

Eski bir sporcu ve global medikal firmalara ödüllü hasta-hekim projeleri geliştirmiş bir eğitim uzmanı olarak, ketojenik beslenmeyi doğru anlatabilmek adına KetoKamp Akademi çatısı altında Türkiye’de ilk Uluslararası Onaylı Sertifikalı Ketojenik Beslenme Koçluğu Eğitimini başlattık. Ayrıca, 7 yıldır her ay düzenlediğimiz KetoKamp programıyla online olarak 7000’den fazla kişiye eğitim verdik ve vermeye devam ediyoruz. Bu süreçte sadece kilo verme değil, ketojenik beslenmenin sağlığa olan derin etkilerini anlatmayı ve bireylerin yaşam kalitesini kalıcı olarak iyileştirmeyi hedefledim.

Ketojenik Mutfak konseptini oluştururken sizi en çok motive eden şey neydi?

Ketojenik beslenmeye başladıktan sonra en büyük zorluklardan biri, bu beslenme tarzına uygun tariflerin azlığıydı. İnsanlar genellikle ketojenik beslenmenin zor, kısıtlayıcı ve pahalı olduğunu düşünüyorlardı. Oysa doğru tariflerle hem kolay hem de herkesin ulaşabileceği malzemelerle ketojenik yemekler yapmak mümkündü.

İşte bu noktada Ketojenik Mutfak konseptini oluşturmaya karar verdim. Tariflerimi hazırlarken az malzeme kullanmaya, herkesin kolayca ulaşabileceği malzemelerle yemek yapmaya ve bu beslenmenin pahalı olmadan da sürdürülebileceğini anlatmaya özen gösterdim. Çünkü ketojenik beslenme, sadece lüks ve ulaşılması zor ürünlerle sürdürülebilecek bir sistem değil. Doğru bilgi ve tariflerle herkesin uygulayabileceği bir yaşam tarzı. Bunun yanı sıra, Türk mutfağında diyetlerin en büyük düşmanı olan geleneksel tatlıları da ketojenik hale getirmek benim için ayrı bir motivasyon kaynağı oldu. Baklava, güllaç, revani, kazandibi gibi tatlıları ketojenik versiyonlarıyla yeniden yorumlayarak insanlara hem lezzetten vazgeçmeden hem de sağlıklı kalarak nasıl beslenebileceklerini göstermeye çalıştım.

Bu tariflerle insanların “diyet yapıyorum” psikolojisinden çıkmasını ve bu beslenme şeklini yaşam tarzı olarak benimsemesini hedefledim. Sonuç olarak, Ketojenik Mutfak sadece tariflerin olduğu bir platform değil, aynı zamanda insanlara ketojenik beslenmenin keyifli, sürdürülebilir ve kültürümüze uygun bir şekilde uygulanabileceğini kanıtlayan bir rehber oldu.

Merve Akçıl She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Ketojenik beslenme hakkında en sık karşılaştığınız yanlış bilgiler neler?

Ketojenik beslenmeyle ilgili en sık karşılaştığım yanlış bilgilerden biri, bunun sadece yağ ve et tüketmekten ibaret olduğu inancı. Çoğu insan, ketojenik beslenmenin hiç karbonhidrat içermediğini düşünüyor, ancak bu tamamen yanlış. Bizler karbonhidratı sağlıklı besinlerden, yeşilliklerden ve sebzelerden alıyoruz. Yani ketojenik beslenme, düşündüğünüz gibi “sıfır karbonhidrat” demek değil, karbonhidratı doğru kaynaklardan almak demek.

Bunun dışında, “Ketojenik beslenme kolesterolü tavan yapar, sürekli et tüketmek gut hastalığına yol açar” gibi yaygın yanlış inanışlar var. Yağ tükettiğimiz için kolesterolümüzün otomatik olarak yükseleceği ya da et tükettiğimiz için gut hastalığına yakalanacağımız gibi söylemler bilimsel olarak doğrulanmış iddialar değil. Ketojenik beslenme, doğru uygulandığında sağlıklı yağları, yeterli miktarda proteini ve bol lifli sebzeleri dengeli şekilde içeren bir sistemdir ve birçok bilimsel çalışma, bu beslenme modelinin metabolik sağlığa olumlu etkilerini desteklemektedir. Tabii ki şunu da vurgulamak gerekiyor. Her beslenme şekli herkes için uygun olmayabilir.

Bireysel sağlık durumları farklı olduğu için, beslenme değişikliği yapmadan önce mutlaka doktor onayı almak gerekir. Ketojenik beslenme konusunda kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek yerine, bilimsel temellere dayanan ve kişinin sağlık durumu göz önünde bulundurularak oluşturulan bir plan izlenmelidir.

Merve Akçıl She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Ketojenik beslenmenin fiziksel sağlığa etkilerinin yanı sıra ruhsal ve zihinsel dönüşüme nasıl katkı sağladığını düşünüyorsunuz?

Ketojenik beslenme sadece fiziksel değişimle sınırlı kalmayan, aynı zamanda ruhsal ve zihinsel dönüşümü de destekleyen güçlü bir beslenme modelidir. Vücudun birincil enerji kaynağı olarak karbonhidrat yerine yağları kullanması, sadece kilo kaybını desteklemekle kalmaz, aynı zamanda beyin fonksiyonlarını ve duygusal dengeyi de olumlu yönde etkiler.

Beyin sağlığı üzerindeki etkilerine baktığımızda, ketojenik beslenmenin nörolojik hastalıklar üzerine yapılan araştırmalarda umut verici sonuçlar sunduğunu görüyoruz. Beyin, ketonları enerji kaynağı olarak kullandığında, daha stabil bir enerji akışı sağlanır, odaklanma ve mental netlik artar. Karbonhidrat ağırlıklı beslenmede yaşanan ani kan şekeri dalgalanmaları, odaklanma sorunları ve beyin sisi dediğimiz mental bulanıklık, ketojenik beslenmede minimuma inerek zihinsel performansı artırabilir. Ayrıca, duygusal ve ruhsal denge açısından da önemli bir etkisi var. Ketojenik beslenme kan şekerini stabilize ettiği ve iltihabı azalttığı için, anksiyete ve depresyon gibi ruhsal durumlara karşı olumlu etkiler sağlayabiliyor.

Özellikle kan şekerindeki ani düşüşler ve insülin direnci, duygu durum bozukluklarıyla bağlantılıdır. Sağlıklı yağlarla beslenmek, beyinde mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin ve dopamin seviyelerini dengeleyerek daha sakin, enerjik ve dengeli bir ruh haline ulaşmaya yardımcı olabilir. Ketojenik beslenme sadece fiziksel olarak değil, bireyin kendiyle olan ilişkisini de dönüştürebiliyor. Kendi bedenine daha iyi bakmaya başlayan, besin seçimlerini bilinçli yapmaya özen gösteren bireylerde, özgüven artışı, stresle daha iyi başa çıkma ve genel yaşam kalitesinde iyileşme görülebiliyor. Özellikle geleneksel diyetlerde sıkça yaşanan açlık krizleri, tatlı bağımlılığı ve duygusal yeme atakları, ketojenik beslenmeyle büyük ölçüde azalabiliyor.

Sonuç olarak, ketojenik beslenme bir diyet olmanın ötesinde, zihinsel berraklık, duygusal denge, yükselen enerji ve genel yaşam kalitesini yükselten bir yaşam tarzıdır. Ancak her bireyin ihtiyaçları farklı olduğu için, bu beslenme şekline geçmeden önce kişisel sağlık durumu göz önünde bulundurularak bir uzmanla görüşmek her zaman en doğru yaklaşım olacaktır.

Merve Akçıl She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Bu beslenme tarzına yeni başlayanlar için en kritik tavsiyeleriniz nelerdir?

Ketojenik beslenmeye yeni başlayanların en sık yaptığı hatalardan biri, süreci yeterince bilinçli yönetmemek ve kulaktan dolma bilgilerle hareket etmektir. Ketojenik beslenme, diüretik (vücuttan su atan) bir beslenme modelidir. Bu da demek oluyor ki, yüksek mineral kaybı yaşanır ve kaybedilen minerallerin aynı hızla geri takviye edilmesi gerekir.

Bu noktada en önemli şeylerden biri, yeterli miktarda mineral desteği sağlamaktır. Bunu en doğal ve kolay şekilde, sade maden suyu ve kaliteli tuz tüketerek karşılıyoruz. Yeterli sodyum, potasyum ve magnezyum alımı sağlanmazsa, kişiler baş ağrısı, halsizlik, kas krampları ve ‘keto gribi’ denilen geçici belirtileri yaşayabilirler. Bir diğer kritik konu ise kişinin yaşam tarzına, fiziksel aktivitelerine ve yağsız kas kütlesine uygun şekilde makrolarının hesaplanmasıdır. Rastgele beslenmek yerine, kişinin alması gereken makroların doğru hesaplanması gerekir. Yani ne kadar yağ, protein ve karbonhidrat tüketilmesi gerektiği kişiye özel olmalıdır. Eğer doğru makro hesabı yapılmazsa, aç kalma, enerji düşüklüğü, kas kaybı gibi istenmeyen durumlarla karşılaşılabilir.

Ayrıca, kilo vermek her zaman doğru uyguladığınız anlamına gelmez. Eğer süreci bilinçsiz yönetirseniz kas kaybedebilir, yeterli vitamin-mineral almadığınız için vücudun dengesini bozabilirsiniz. Kilo kaybının sağlıklı olup olmadığını anlamak için sadece tartıdaki rakama değil, vücudun genel durumuna, enerjinize, kas oranınıza ve bağışıklık sisteminize de dikkat etmelisiniz. Sağlıklı bir şekilde kilo kaybı yaşamak, yağ kaybetmek ve kas kütlesini korumakla mümkündür.

Buna ek olarak, günlük tam makro alımının tamamlanması ve doğru gramajda fiber/lif tüketimi çok önemlidir. Lif, bağırsak sağlığı için kritik bir role sahiptir ve ketojenik beslenmede yeşillikler, avokado, keten tohumu gibi sağlıklı kaynaklardan yeterli lif alımı sağlanmalıdır. Son olarak, ketojenik beslenme yaparken herhangi bir yan etki yaşıyorsanız, muhtemelen doğru uygulamıyorsunuz demektir. Bu yüzden süreci bilinçli ve kontrollü şekilde yönetmek, vücudunuzu dinlemek ve gerekirse uzman desteği almak en doğru yaklaşım olacaktır.

Günlük hayatınızda ketojenik beslenmeyi nasıl sürdürülebilir hale getiriyorsunuz? Pratik önerileriniz var mı?

Ketojenik beslenmeyi sürdürülebilir hale getirmek için en önemli nokta, bunu bir diyet olarak değil, hayat tarzı olarak benimsemek. Başlangıçta süreci doğru yönetmek için makroları hesaplamak ve yiyecekleri tartarak tüketmek oldukça önemli. Ancak zamanla, gözünüz bu beslenme düzenine alıştığında ve vücudunuzun ihtiyaçlarını daha iyi anladığınızda makro saymayı bırakabilirsiniz.

Yağ kaybı veya koruma döneminde yiyecekleri tartmak, porsiyon kontrolünü öğrenmek için çok kıymetli bir araçtır. Başlangıçta ne kadar protein, yağ ve karbonhidrat tükettiğinizi bilmek, ileride bunları göz kararı ile ayırt edebilmenizi sağlar. Örneğin, düzenli olarak gramaj hesaplaması yapan biri, bir süre sonra herhangi bir restoranda ya da dışarıda yemek yerken göz kararı bir besinin kaç gram olduğunu, ne kadar yağ veya protein içerdiğini tahmin edebilir. Bir başka önemli nokta ise kolay ve pratik tariflerle süreci zorlaştırmadan yönetmek.

Eğer günlük hayatınızı bu beslenmeye göre organize ederseniz, sürekli ne yiyeceğinizi düşünmek yerine, yemekleri pratik bir şekilde hazırlayabilir ve fazla zaman harcamadan sürdürülebilir hale getirebilirsiniz. Az malzemeli, ulaşılabilir ve maliyet açısından uygun tarifler bu süreci çok daha keyifli ve uygulanabilir hale getirir.

Merve Akçıl She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Dışarıda yemek yemek isteyenler için de bazı pratik öneriler vereyim;
• Restoranda yemek yerken ilk olarak protein kaynağınızı belirleyin (ızgara et, balık, tavuk vb.).
• Patates veya pilav yerine sos eklenmemiş sebze ve salata gibi sağlıklı eşlikçiler tercih edin, sosu kendiniz ekleyin.
• Yemeklerinize zeytinyağı, tereyağı veya avokado gibi sağlıklı yağlar ekleyerek hem tokluk sürenizi uzatabilir hem de yağ makronuzu tamamlayabilirsiniz.
• Gizli şekerlere dikkat edin: Soslu yemeklerde ya da hazır içeceklerde gizli karbonhidrat ve şeker içeriğine karşı dikkatli olun. Gerekirse restoranda yemeğin içeriğini sorun.
Özetle, ketojenik beslenmeyi uzun vadede sürdürülebilir hale getirmenin en iyi yolu, önce makroları öğrenmek, gözünüzü eğitmek, sonra doğal bir şekilde hayatınıza uyarlamak. Böylece kendi yediklerinizi rahatça yönetebilir ve dışarıda da doğru seçimleri yapabilirsiniz.

Ketojenik beslenme ve kadın sağlığı arasındaki ilişki hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Ketojenik beslenme, kadın sağlığı üzerinde hem fiziksel hem de ruhsal açıdan çok derin etkiler yaratabilir. Bu beslenme tarzı, sadece kilo kaybı sağlamaktan öte, hormonları düzenleme, menstruasyon döngüsünü dengeleme, menopoz semptomlarını hafifletme ve lipödem gibi özel sağlık sorunlarına fayda sağlama gibi birçok önemli etkiye sahiptir.

Özellikle Polikistik Over Sendromu (PCOS) yaşayan kadınlarda, ketojenik diyetin insülin seviyelerini dengelemeye yardımcı olduğu ve hormonların düzenlenmesine katkı sağladığı bilimsel çalışmalarla desteklenmektedir. Bu düzenleme, reglin düzelmesine, yumurtlama sürecinin sağlıklı şekilde işlemesine yardımcı olabilir. Ayrıca, yağ yakımı ve kan şekeri seviyelerinin iyileşmesi gibi faydalarla genel sağlığı da iyileştirir. Regl döngüsü üzerindeki etkileri, ketojenik beslenmenin sağladığı en önemli faydalardan biridir. Kadınların östrojen ve progesteron seviyeleri, ketojenik beslenmeyle daha dengeli hale gelebilir. Bu da regl sancılarını azaltabilir, kanama sürelerini kısaltabilir ve genel olarak döngüyü daha düzenli hale getirebilir. Ayrıca, hormonal dengesizlikler sonucu ortaya çıkan ruhsal dalgalanmalar da bu beslenme tarzı sayesinde dengeye girebilir. Menopoz dönemi de kadınların yaşadığı başka bir önemli süreçtir.

Ketojenik beslenme, menopoz sırasında vücudun yaşadığı östrojen azalmasını dengelemeye yardımcı olabilir. Bu dönemdeki kadınlar, ketojenik diyet sayesinde kan şekeri seviyelerini daha stabil tutarak, kilo alma, sıcak basması, depresyon gibi menopoz semptomlarını hafifletebilir. Ayrıca, enerji seviyelerinde artış, ruhsal denge ve daha iyi uyku kalitesi gibi faydalar da menopoz sürecini daha rahat geçirmelerini sağlar. Lipödem gibi özel sağlık durumları da ketojenik beslenmeden önemli ölçüde fayda görebilir.

Lipödem, genellikle insülin direnci ve iltihaplanma ile bağlantılıdır. Ketojenik beslenme, yağ metabolizmasını düzenleyerek, vücuttaki yağ depolarını ve iltihapları azalttığı için lipödemi olan kadınlarda yağ birikimlerinin kontrol edilmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, daha az şişkinlik ve ağrı yaşanmasını sağlar. Bu da lipödemli kadınların günlük yaşam kalitesini önemli ölçüde artırır.
Sonuç olarak, ketojenik beslenme kadın sağlığı üzerinde pek çok alanda fayda sağlar.

Hormonal dengeyi destekler, adetin düzenlenmesini sağlar, menopoz semptomlarını hafifletir, lipödem gibi sağlık sorunlarını yönetir ve ruhsal sağlığı güçlendirir. Ancak, her kadının vücut yapısı farklıdır ve ketojenik diyet herkes için uygun olmayabilir. Bu yüzden, özellikle hormonal sorunları olan veya sağlık durumu farklılık gösteren kadınların, diyet değişikliklerine başlamadan önce mutlaka bir uzmanla görüşmeleri gerekmektedir.

Merve Akçıl She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Ketojenik mutfağı benimsemek isteyenler için kolay uygulanabilir tarifler önerir misiniz?

Kesinlikle! İşte birkaç öneri.

SAN SEBASTIAN
Malzemeler:
• 420 g krem peynir (süzme veya labne de kullanabilirsiniz)
• 110 g tatlandırıcı
• 3 yumurta
• 25 g hindistan cevizi unu
• Şekersiz vanilya (isteğe bağlı)
• 1 yemek kaşığı limon suyu (isteğe bağlı)

Yapılışı:
• Krem peynir ve tatlandırıcıyı krema kıvamına gelene kadar çırpın.
• Yumurtaları tek tek ekleyin, hepsini aynı anda değil.
• Son olarak Hindistan cevizi ununu ekleyin ve karıştırın.
• Yağlı kâğıt serdiğiniz kalıba karışımı dökün.
• Önceden ısıtılmış 200°C fırında 40 dakika pişirin.
• Üstü ve yan kısımlar kızardığında pişmiş demektir.
• Fırını kapatıp 1 saat boyunca kapağı açık şekilde soğumasını bekleyin.
• Cheesecake’in tam kıvamını alması için buzdolabında dinlendirin.
• Üzerine dilediğiniz sos ile servis yapabilirsiniz.

PROTEİN EKMEĞİ
Malzemeler:
• 300 g lor
• 30 g karnıyarık otu tozu
• 5 yumurta
• İsteğe göre dereotu vb. eklenebilir
Yapılışı:

Yumurtaları ve lor peynirini pürüzsüz bir kıvam alana kadar rondo veya blenderda karıştırın.
Karışıma karnıyarık otu tozunu ekleyin ve spatula ile iyice karıştırın. Ardından hamur kıvamına gelene kadar yoğurun.
Hamur çok sert olursa kıvamı yumuşatmak için azar azar su ekleyebilirsiniz.
Hazırladığınız hamuru yaklaşık 10 dakika dinlendirin.
Hamura dilediğiniz şekli verin ve 180°C’de alt-üst fanlı fırında 30 dakika pişirin.

HİNDİSTAN CEVİZİ UNLU LAVAŞ
Malzemeler
• 70 g hindistan cevizi unu
• 10 g karnıyarık otu tozu
• 1/2 çay kaşığı tuz ve kabartma tozu
• 15 ml hindistan cevizi yağı
• 250 ml sıcak su
Yapılışı:

Kuru malzemeleri bir kapta karıştırın.
Hindistan cevizi yağını ekleyip karışıma iyice yedirin.
Üzerine sıcak suyu ekleyerek hamur kıvamına gelene kadar yoğurun.
Hamurun üzerini kapatarak 15 dakika dinlendirin.
Dinlenen hamuru bezelere ayırın ve iki yağlı kâğıt arasında istediğiniz büyüklükte açın.
Kenarlarını düzgün şekillendirmek için tencere kapağıyla kesebilirsiniz.
Yapışmaz tavada iki tarafını da çevirerek pişirin.
Hamuru kalın açtıysanız, pişirirken tavaya kapak kapatarak içinin iyice pişmesini sağlayın.

ÇİKOLATALI KEK
Malzemeler:
• 4 adet yumurta
• 180 g haşhaş ezmesi
• Tatlandırıcı (Damak zevkinize göre ayarlayabilirsiniz)
• 1 paket kabartma tozu
• 30 g ham kakao
• Şekersiz vanilya
• 1/2 su bardağı su
• Birkaç parça bitter çikolata (%85 üzeri şekersiz bitter tercih edebilirsiniz)
Yapılışı:
• Fırını 180°C’ye (alt-üst ayar) ısıtın.
• Yumurtaları bir kaba kırın ve köpük olana kadar çırpın.
• Tatlandırıcıyı ekleyerek karıştırmaya devam edin.
• Haşhaş ezmesini ekleyip iyice karıştırın.
• Kakao, vanilya ve kabartma tozunu ekleyerek homojen bir kıvam alana kadar çırpın.
• Yarım su bardağı su ilave edin.
• Karışımı yağlı kağıt serili kek kalıbına dökün.
• Üzerine birkaç parça bitter çikolata ekleyin, çikolataların içeriye gömülmesi için hafifçe bastırın.
• Önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 25-30 dakika pişirin.
• Kürdan testi yaparak piştiğini kontrol edin.
• Kesmeden önce kekinizi fırından çıkarıp soğumaya bırakın.

Bundan sonraki hedefleriniz neler? Bütünsel Dönüşüm Akademisi ve Ketojenik Mutfak ile ilgili yeni projeleriniz var mı?

2025 Ocak ayında tescilli markalarım olan KetoKamp Akademi, Ketojenik Mutfak ve Kuantum İlkeleri ile Psikoenerjiyi kullanarak, kişiye hizmet etmeyen duygularını, düşüncelerini, davranışlarını ve kök inançlarını değiştirmeye yardımcı sistemleri Bütünsel Dönüşüm Akademisi altında birleştirdim. Bu birleşimle hem fiziksel hem de ruhsal gelişim için kapsamlı hizmetler sunuyorum.

Bu birleşim, insanların hem beden sağlığını hem de ruhsal ve zihinsel iyilik hallerini eşit derecede önemseyerek, kapsamlı bir dönüşüm süreci yaşamalarına olanak tanıyor. Amacım, katılımcılarımın yaşam kalitesini artırmak için sadece beslenme, spor gibi fiziksel konularda değil, aynı zamanda ruhsal, manevi ve zihinsel gelişimlerini destekleyecek eğitimler ve seanslar da sunmaktır. Hem fiziksel hem de ruhsal iyileşmeyi birleştirerek, sağlıklı, dengeli ve bütünsel bir yaşam tarzı oluşturmalarına rehberlik ediyorum.

KetoKamp programı ile her ay ketojenik beslenmeyi öğrenmek isteyenler için grup ve bireysel programlar sunuyorum. Ayrıca, bilinçaltı şifalanma ve dönüşüm eğitimleri ve seanslar aracılığıyla katılımcıların içsel huzurlarını bulmalarına, ruhsal dönüşüm yaşamalarına rehberlik ediyorum. Meditasyon, bilinçaltı çalışmaları, enerji temizliği ve farkındalık teknikleri gibi uygulamalarla hem fiziksel hem de ruhsal engelleri aşmalarına yardımcı oluyorum. Bütünsel Dönüşüm Kamplarını bu yıl yüz yüze olarak gerçekleştirmeyi planlıyorum.

Yurtdışına açılacak videolu çalışmalar ile global çapta da eğitimler sunmayı planlıyorum. Ayrıca, e-book’lar ve e-yemek kitapları İngilizce olarak yayımlanacak ve geleneksel tatlılardan oluşan bir tatlı kitabımı bu yıl içerisinde basılı olarak yayınlamayı planlıyorum. Kitaplardaki tariflerde videdolu içerikler için de QR kodları kullanılacak.

Özetle bu yıl içerisinde daha fazla eğitim, daha fazla tarif ile daha fazla kişiye ulaşabilmek en büyük hedefim.

http://MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MARŞI

Bütünsel Dönüşüm Akademisi altında sunduğum tüm hizmetler, insanlara fiziksel, ruhsal ve zihinsel sağlıklarını bir arada geliştirebilecekleri bir yolculuk yaptırıyor. Hem kişisel gelişimlerini hem de yaşam kalitelerini artırmaları için yeni projeler üzerinde çalışıyorum.

ketojenikmutfak.com
butunseldonusum.com
Videolu tarifler için: YouTube.com/ketojenikmutfak
instagram.com/merweakcil