Stilettoların yerini rahat panduflar, hafta sonu sinemasının yerini ise yeni projeksiyon cihazımız almış olabilir. Mavi ışıktan nasıl korunabiliriz?
She and Girls Dergisi, Moda Dergisi, Alışveriş Dergisi.
Instagram Hesabımız
Ancak pandemiyle beraber güneş koruyucu kullanmayı ihmal etmemizin cildimiz üzerinde yıkıcı sonuçları olacağı bir gerçek.
İkinci dalga, pik, normalleşme, tam kapanma… Salgının üzerinden bir yıldan uzun bir süre geçmesine rağmen çoğumuz evlerimizden zorunda olmadıkça çıkmıyor, evlerimizden çalışıyor ve sosyal hayatla aramıza kocaman bir mesafe koyuyoruz.
Hatta belki kimimiz bu yeni düzene alıştık ve korku, endişe ve kayıpların yanında doğada geçirdiğimiz uzun saatlerin, trafikte zaman kaybetmeden başlanan mesailerin tadını çıkartmaya çalışıyoruz.
Ütülü takımların yerini rahat giysiler almışken, evde de olsak ihmal etmememiz gereken şeylerden biri de cilt bakımı ve cilt bakımı rutininde en çok gözden kaçırılan “güneş koruması”.
The New York Times Magazine tarafından yapılan bir röportajda, ünlü dermatolog Dr. Morgan Rabach, evde güneş kremi sürmemiz gerekliliği konusunda “Evet, yılın her günü, bulutlu havalarda ve hatta kışın güneş kremine ihtiyacınız var” diyor.
Yani evimizden çıkmıyor olmamız, bizi güneş kremi sürmekten muaf tutmuyor. UVA ışınları apartmanların, evlerin ve araba camlarının içinde geçebiliyor. Aslında insanlar genellikle güneş kremi olmadan araba kullandıkları için yüzerinin ve kollarının sol tarafında daha fazla güneş hasarı ve cilt kanseri ile karşı karşıya kalıyorlar.
Hatta evlerimizde her gün güneş kremi sürmek, bizleri her şeyin dijitalleştiği yeni normalde eskisinden çok daha maruz kaldığımız bir şeye karşı da koruyor: bilgisayar ve telefon ekranlarından yansıyan mavi ışık.
Mavi ışığın yıkıcı etkisinden nasıl korunuruz?
Mavi ışık hasarı elektronik cihazlardan, bilgisayarlardan, telefonlardan ve televizyon ekranlarından yansıyan ışığın cilt hücrelerinde yarattığı oksidatif hasar olarak tanımlanabilir. Bu tahribat erken yaşlanmanın başlıca nedenlerinden biridir.
Bu nedenle her gün işaret ve orta parmağımız boyutunda en az 30 SPF içeren bir güneş kremini uygulamak rutinimizin olmazsa olmazı olmalı.
New York Cornell Tıp Koleji’nde Yardımcı Profesör olan Dr. Melissa Doft, güneş koruyucuya ek olarak antioksidan ve C vitamini açısından zengin bir yüz serumunu rutine dahil etmenin mavi ışığın olumsuz etkileriyle mücadele etmede etkili olabileceğini söylüyor.
Mavi ışığın serbest radikallere neden olduğu, kollajen parçalanmasına ve ince çizgilere yol açtığı düşünüldüğünde bilgisayar başına geçmeden önce cildi koruma kalkanı altına almak son derece önemli.
Ayrıca güneş kremini her iki saatte bir tazelemek ve doğru miktarda uygulamak (işaret ve orta parmağımızı kaplayacak kadar) genç ve güzel bir cildi muhafaza etmenin kesinlikle en önemli sırrı.
Cilt tipinize en uygun güneş koruyucuyu seçin ve evde kalırken teknolojinin hayatımızı kolaylaştırmasının tadını çıkarın.
Ürünler:
Hüma Kaya
Güzellik Editörü