Lara Sabrina Yılmaz Ressam

“Resimlerimin temel teması ‘özlem’ dir. Resimlerim, Portekizce bir terim olan ‘saudade’ kavramını yansıtır—bir kimsenin yokluğunda hissedilen derin bir özlem ve bir zamanlar kaybedilen bir şeyin bir daha asla geri gelmeyeceğini anlamanın verdiği hüzün-. Bu nedenle, eserlerimde soyut sanatı tercih ederim. Bu tarz sayesinde, her bireyin resimlerimde kendini bulmasını ve duygularını tanımasını sağlamayı amaçlıyorum. Benim için soyut sanat, belirli sınırların olmadığı, herkesin kendi çıkarımlarını yapabileceği sonsuz bir evrendir.” Lara Sabrina Yılmaz Ressam

She and Girls Dergisi, Moda Dergisi, Alışveriş Dergisi.

Instagram Hesabımız

Genç yaşta sanatı hayatının felsefesine yerleştiren Ressam Lara Sabrina Yılmaz ile iç dünyasını sanatına nasıl yansıttığını ve kültür, tarih, sanat ile geliştirdiği bağları konuştuk.

Röportaj: Melek Şenol

Lara Sabrina Yılmaz Ressam She and Girls Dergisi Kapak Aralık 2024

Lara Sabrına Yılmaz’ ı kendi cümleleriyle tanımak isteriz?
2001 yılında İzmir’de Fransız, İtalyan ve Türk kökenli Levanten bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldim. Farklı kültürler içinde büyümem, sanatın, duyguların ve hayatın dünya üzerinde nasıl farklı şekillerde yorumlanabileceğini keşfetmemi sağladı. Tarihi yerleri ve sanat eserlerini görmek benim için bir tutku haline geldi; bu tutkum beni birçok ülkeyi gezmeye yönlendirdi. Zamanla, kültür, tarih ve sanatla derin bir bağ geliştirdim. Genç yaşta piyano çalarak, tiyatro yaparak ve resimle uğraşarak iç dünyamı ifade etmeye başladım.

Resimlerinizin teması nedir?
Resimlerimin temel teması ‘özlem’ dir. Resimlerim, Portekizce bir terim olan ‘saudade’ kavramını yansıtır (bir kimsenin yokluğunda hissedilen derin bir özlem ve bir zamanlar kaybedilen bir şeyin bir daha asla geri gelmeyeceğini anlamanın verdiği hüzün). Bu nedenle, eserlerimde soyut sanatı tercih ederim. Bu tarz sayesinde, her bireyin resimlerimde kendini bulmasını ve duygularını tanımasını sağlamayı amaçlıyorum. Benim için soyut sanat, belirli sınırların olmadığı, herkesin kendi çıkarımlarını yapabileceği sonsuz bir evrendir.

Lara Sabrina Yılmaz Ressam She and Girls Dergisi Röportaj Aralık 2024

Ne tür resimler sizi daha çok yansıtır?
Beni en çok yansıtan resimler, duyguların derinliklerini ve hayatın soyut yönlerini keşfeden çalışmalardır. Özellikle, ‘saudade’ gibi özlem, kayıp ve zaman kavramlarının etrafında şekillenen temaları işlerim. Soyut bir dünyada, sınırların olmadığı bir ifadeyi tercih ediyorum; çünkü herkes kendi duygularını bu tür eserlerde keşfedebilir. Renklerin, dokuların ve malzemelerin uyumlu bir çatışmasıyla hikayeler anlatmayı seviyorum. Mesela, zaman ve mekân arasındaki çelişkileri sorgulayan ya da insanın içsel duygusal savaşlarını yansıtan eserler beni derinden etkiliyor.

Lara Sabrina Yılmaz Ressam She and Girls Dergisi Röportaj Aralık 2024

Sanat sizin için ne ifade ediyor?
Sanat, duygu ve düşüncelerin evrensel bir dilde ifade edilebildiği en saf araçtır. Herkesin kendi bakış açısına göre şekillendirdiği, sınırları olmayan bir dünya sunar. Sanat, bireyin iç dünyasını yansıtırken, aynı zamanda izleyicilerle duygusal ve düşünsel bir bağ kurmanın yollarından biridir. Sanatın ifade gücü, yalnızca estetik bir zevkten ibaret değildir; bir hikâye anlatır, bir iz bırakır ve çoğu zaman kelimelerin ifade edemediği derinliklere ulaşır. İster bir tuvaldeki fırça darbeleri ister bir melodideki notalar ister bir heykeldeki detaylar olsun, her bir eser, yaratıcının ruhunun ve yaşanmışlıklarının bir parçasını taşır. Sanat benim için bir nevi terapi, keşif ve iletişim aracıdır. Hayata dair sorular sormak, cevaplar aramak ve bazen de sadece hissetmek için bir alandır.

Çalışma yaptığınız resimlerim detaylarını açıklar mısınız?
Resimlerimde kullandığım materyaller, akrilik boya ve sprey boyadır. Renk geçişlerinde ve özgür formlarda bu materyalleri yoğun olarak kullanıyorum. Kontrast renklerden yararlanıp; zamansızlık ve mekânsızdık temalarını işlediğim eserlerde, renklerin zıtlığıyla uyumlu bir denge kuruyorum.

Sanatınızın mesajı nedir?
Eserlerimle sanatseverlere, her bir resimde kendi duygularını bulabilecekleri bir pencere sunuyorum. Sanatseverlerin geçmişin hatıralarından alıp geleceğin umuduna taşırken, soyut sanatın sınırsız bir ifade alanı olduğunu gösteriyorum.

Lara Sabrina Yılmaz Ressam She and Girls Dergisi Röportaj Aralık 2024

Örnek aldığınız, etkilendiğiniz ressamlar kimlerdir?
Eserlerimde soyut ekspresyonizmin etkilerini taşıyorum. Bu alandaki büyük sanatçılardan ilham alıyorum, özellikle Jackson Pollock, Joan Mitchell ve Willem de Kooning gibi soyut ekspresyonist ressamlar, benim sanatımda önemli bir rol oynamıştır. Bu sanatçılar, duygularını ve içsel dünyalarını resimlerine yansıtmada, özgür ve spontane bir dil kullanmalarıyla tanınır, bu da benim sanatımı şekillendiren unsurlar arasında yer alır. Eserlerimde kaos, duygusal yoğunluk ve doğaçlamayı ön plana çıkarıma anlayışımı oluşturmuşlardır.

Sanat neyi temel alır?
Sanat, benim için hayatın duygusal derinliklerine inmeyi ve insanın içsel dünyasını keşfetmeyi sağlayan bir yolculuktur. Her fırça darbesi, insanın sevincini, hüznünü, umutlarını ve kayıplarını yansıtırken, izleyiciye kendini keşfetme fırsatı verir. Sanat, sadece bir görsel ifade değil, aynı zamanda duyguların ve düşüncelerin bir dili, kalbin ve ruhun bir yansımasıdır. Her bir eserimde, izleyiciyle duygusal bir bağ kurmayı hedeflerim; çünkü sanat, insanı sadece görmekle kalmaz, aynı zamanda hissettirir. Benim için sanat, kelimelerle anlatılamayan duyguların evrensel bir dile dönüşmesidir, bir insanın iç yolculuğunda onun rehberi olur.

Lara Sabrina Yılmaz Ressam She and Girls Dergisi Röportaj Aralık 2024

Sizin için resmin anlamı nedir?
Resmin benim için anlamı, hislerin ve düşüncelerin özgürce ifade bulduğu bir dünyadır. Her bir tuval, bir duyguyu ya da düşünceyi somutlaştırmak için bir fırsat, tıpkı bir dil gibi. Resimlerimde, kelimelerle anlatılamayan derinlikleri, soyut biçimlerle dile getirmeyi seviyorum. Beni en çok etkileyen tema özlem, bir şeyin ya da birinin kaybının ardından oluşan boşluğu keşfetmek ve anlamak. Ama bu boşluk, sadece bir kayıp duygusu değil, aynı zamanda ona dair bir umut barındırıyor. Çünkü bence her kayıp, bir yeniden doğuşun habercisidir; bir şeyin kaybolması, onun daha farklı bir şekilde var olmaya devam ettiği anlamına gelir. Resimlerimde, bu karmaşık duyguyu çözmeye hem kaybı hem de umudu bir arada göstermeye çalışıyorum. Her tablonun, izleyenin kendisine dair bir şeyler keşfetmesine olanak tanımasını istiyorum. Resimlerimdeki soyut formlar, herkesin farklı bir anlam çıkarmasına olanak tanıyan, geniş bir duygusal alan sunuyor. Sonuçta resim, sadece bir sanat formu değil, aynı zamanda bir içsel keşif aracıdır.

http://MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MARŞI

Sizce sanat, kişisel ifadeyi aşarak toplumsal bir dil oluşturabilir mi? Bu görüşünüzün resimlerinize nasıl yansıdığını anlatabilir misiniz?
Evet, sanat, kişisel ifadeyi aşarak toplumsal bir dil oluşturabilir. Sanat, bireysel duyguların ve düşüncelerin ötesine geçerek, toplumsal yapıyı, kültürel değerleri, toplumun acılarını, umutlarını ve kolektif hafızasını yansıtma gücüne sahiptir. Bu, sanatın evrensel bir dil olma potansiyelini ortaya çıkarır; zira her birey kendi duygusal deneyimlerinden bir şeyler bulabilirken, toplumsal anlamlar da ortaya çıkar. Benim resimlerimde de bu toplumsal dilin izlerini bulabilirsiniz. Özellikle Saudade ve 35 Numaralı Evin Duyguları gibi serilerimde, yalnızca bireysel kayıpları ve duyguları değil, aynı zamanda toplumsal bir bağlamda kaybedilen değerleri, kültürel kimlikleri ve toplumsal bellekleri de işlerim.

Resimlerimdeki soyut form ve renkler, izleyicinin kendi deneyimleriyle bağ kurabileceği bir evrensel dil yaratırken, aynı zamanda toplumsal bir anlam da taşır. Özellikle Zamansız gibi çalışmalarımda zamanın ve mekânın çatışması, toplumsal yapıları sorgulamak ve bireysel ile kolektif belleği birleştirmek amacı taşır. Sanat, toplumsal bir dil oluşturduğunda, izleyicinin farklı bakış açılarıyla temas kurmasına olanak tanır ve böylece kişisel bir ifade, geniş bir toplumsal etkileşime dönüşür.