Beslenmede Bir Doğru Yoktur

Kişiye özel ve beslenme düzeni olmadan kilo vermenin mümkün ve sağlıklı olmadığını ısrarla vurgulayan Beslenme Uzmanı Elif Melek Avcı Dursun ile sağlıklı beslenmenin püf noktalarını konuştuk. Elif Melek Dursun Avcı Beslenme Uzmanı

She and Girls Dergisi, Moda Dergisi, Alışveriş Dergisi.

Instagram Hesabımız

“Herkes her şeyi belki bilemez belki bulamaz ama arayış içine girdiğimiz zaman bulamayacağımız, erişemeyeceğimiz hiçbir şey yoktur. Kararlı ve kanaatkâr davranırken bir yanda da azmimizi de hiç yitirmeyelim.”

Röportaj: Banu Çelik

Elif Melek Dursun Avcı She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Öncelikle okuyucularımızın sizi tanıması için bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Ben 1994 Bolu doğumluyum 2016 yılında Ege Üniversite’sinden mezun olduktan sonra Ankara’ya yerleştim ve burada yüksek lisans eğitimine Başkent Üniversitesi’nde başladım. Halen Başkent Üniversitesi’nde doktora programını sürdürüyorum, en kısa zamanda mezun olup doktora unvanını almayı hedefliyorum. 2016 yılında özel hastanelerde ve çeşitli kurumlardaki çalışma hayatım sonrasında kendi ofisimi açarak Ankara’nın Bağlıca semtinde henüz beslenme ve diyet ofisi yokken ilk ofis açılışını ben gerçekleştirdim. İnsanların “senin burada ne işin var, buraya kim gelecek” söylemlerine rağmen bir girişimcilik yapmış bulundum ve 2018’den beri aynı bölgede devam etmekteyim.

Bu süre içerisinde 40’tan fazla eğitime katıldım. Seminerler, workshoplar, online eğitimler düzenledim. Çok yönlü bir hayat sürdürmeyi hedefliyorum ve buna yönelik çalışmalar yapıyorum. Zamanı olabildiğince değerlendirmeye ve kullanmaya çalışıyorum.

Endokrin diyetisyen olarak beslenme düzenimizde en sık yaptığımız hatalar neler?
Endokrin diyetisyen olarak beslenme düzenimizde yaptığımız sık hatalar şöyle; kişilerin kilo artışı veya yaşadıkları beslenme sorunlarının büyük bir kısmının endokrin sistem hastalıkları ile ilişkili olduğunu düşündüğüm için bu alanda çeşitli çalışmalar yaptım. Bunun en büyük örneklerinden bir tanesi; kişiler diyabete yakalanmadan önce vücutları çeşitli sinyaller gönderir. Şeker düşmesi bu sinyallerden biridir.

Düzensiz insülin salınımları ve yüksek seyreden açlık kan şekeri belirtileri yaşanır. Bu süreci 5 yıl boyunca düzenli bir şekilde yönetmediklerinde diyabet tanısı konulabilir. Bu diyabet tanısının en büyük sorunlarından bir tanesi tabii ki yaşam kalitesinin düşmesi veya yine benzer şekilde tiroid hastalıklarına yakalandıklarının bilincinde olmamaları. Bir süre sonra hipotiroideye bağlı kilo kaybının engellenmesine sebep oluyor. Dolayısıyla kadınlarda, endokrin sistemi ile ilişkili birçok rahatsızlıkların başında polikistik over geliyor. Ergen ve gençlerde çeşitli farklı hormon bozuklukları olabilir. Biraz da bu alanda çalışmamın sebebi kişilerin ” su içsem bile yarıyor veya kendimi sürekli aç hissediyorum asla doymuyorum ve sürekli yemek isteğim var ve ben diyet yapsam da kilo veremiyorum ” gibi söylemlerin altında yatan şeyler.

Elif Melek Dursun Avcı She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Hormon dengesi ve sağlıklı kilo kontrolü arasında nasıl bir ilişki var?
Hormonları yönetebilirsek beslenmeyi yönetiriz, beslenmeyi yönelebilirsek hormonları yönetir ve kişilerin beslenme sorunlarını çözdüğümüzde büyük ölçüde sağlık sorunlarını da ele almış, süreci yönetmiş oluyoruz. Hormon dengesi için sağlıklı kilo kontrolü ve benzeri bütün aşamalarda, metabolizmayı iyi tanımak gerekiyor, herkese uygulanabilir tek bir diyet programı ve tek bir kalori açığı yoktur. Herkesin farklı şekillerde farklı beslenme modellerine uyum sağlamaları gerekir ve bu yönde beslenme programları hazırlanır. Benim en çok dikkat ettiğim ve kayda aldığım noktalar bunlardır.

Elif Melek Dursun Avcı She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Metabolizmayı hızlandırmak için doğal ve sürdürülebilir önerileriniz nelerdir?
Metabolizmayı hızlandırmak için sürdürülebilir önerilerimin başında enerji açığı yaratmak gerekir. Metabolizmamızı enerji açığı yaratarak yani besin alanındaki enerjileri kontrol altına alıp egzersiz ve yürüyüşleri artırarak yapabiliriz. Örneğin; protein ağırlıklı beslenmek metabolizmayı hızlandırabilir ama metabolizmayı en iyi hızlandıran şeylerden bir tanesi dengeli bir şekilde, saatleri kontrol altına alarak beslenmek. Kontrolsüz, saatsiz bir beslenme şekli metabolizmayı yavaşlatır, uzun süreli açlıklar uzun süreli hareketsizlik, uzun süre oturarak çalışmak veya suyu yeterli içmemek Bunlar metabolizmayı yavaşlatan şeylerdir. Metabolizmayı hızlandırabilmek için destekleyici bir rutin elde etmemiz gerekiyor.

Elif Melek Dursun Avcı She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Kadınların hormonal döngüsüne göre beslenme alışkanlıklarını nasıl şekillendirmeleri gerekir?
Özellikle kadınların hormon döngüsüne göre beslenme alışkanlıkları şöyle olabilir; adet döngüsünde veya menstrual skrus başlangıçta ve yoğun dönemde kişilerin çikolata, tatlı ihtiyacı artabilir. Buradaki problem, demir ve magnezyum ilişkilerinden kaynaklıdır. Magnezyum, kakao oranı yüksek olan çikolatalarda ve bademde çok yüksek miktarda bulunur. Yine potasyum, kasların kasılma ve gevşeme döneminde en çok ihtiyaç duyduğumuz besin bileşenlerinden bir tanesidir. Sarı ve turuncu meyve sebzelerin potasyum açısından zengin olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle bu döngüde şeker alımını sınırlandırdığımızda mensurel dönemde de bu şikayetleri en aza indirebiliyoruz. Örneğin; Omega 3 kaynağı olan somon balığı, chia tohumu bu dönemde sıklıkla tüketilmeli, avokado E vitamini açısından en zengin besinlerden bir tanesidir. Gaz ve şişkinlik yapıcı yiyecek ve içeceklerden kati surette uzak durulmasını isteriz.

Elif Melek Dursun Avcı She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Günümüzde artan insülin direnci ve tiroid hastalıkları konusunda bilinçlenmek için nelere dikkat etmeliyiz?
İnsülin direnci birçok kadının farkında olmadığı ve maalesef bozulmuş karbonhidrat, yağ ve protein metabolizması ile karşımıza çıkıyor. Çeşitli polikistik over gibi sendrom türlerinin de yer aldığı bazı durumlarda kilo artışı daha hızlı ve şiddetli olabilmektedir.

Tiroid hastalıklarının farkında olmayan birçok kadın var. Eğer hızlı kilo alıyorsanız, kilo vermede zorlanıyorsanız, sık sık acıkıyorsanız, öğlen arasında bekleyemiyorsanız ve kas kütlenizin yetersiz olduğunu düşünüyorsanız, tiroid hastalıkları ve insülin direnci ile paralel olabilir. Her iki problemde de kişilerin metabolizmasını ve kas yapısını güçlendirmeleri gerekir. Metabolizma dediğimiz şey açken 24 saat boyunca vücudumuzun harcamış olduğu enerjidir. Canlılık faaliyetlerini sürdürmek için metabolik hızı artırabilmek için kas kütlesini güçlendirmeliyiz. Protein ağırlıklı beslenmeliyiz ama karın çevresindeki yağlanma hızlı bir şekilde artıyorsa “önceden benim göbeğim yoktu artık göbek problemi var” diyorsanız regl düzenin şaşmışsa, insülin direnci ve tiroid hastalıkları ile bağlantılı olabilir.

Elif Melek Dursun Avcı She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Televizyon programları ve konuşmalarınızda en çok hangi konulara değiniyorsunuz?
Televizyon programı ve konuşmalarda en çok beslenme eğitimi ve bilincine değiniyorum. Birçok insan maalesef bunu çok göz ardı edip doğrudan ilaç kullanımı, ameliyat gibi yöntemleri tercih ediyor. Bu durum sorunlarını daha da büyük hale getirmelerine sebep olabiliyor. Burada da her yolun diyete çıktığını unutmamak gerektiğini belirtmek isterim. Diyet uygulaması disiplinize eden bir süreçtir, disiplinden, düzenden ve eğitimden kaçtıkça maalesef bu sarmanın en orta ve en düğümlü kısmına düşüyorsunuz.
Örneğin; herhangi bir Bereatrik (cerrahi) operasyon geçirdiğinizde bu sürecin beslenmeyi yönetmeden olması düşünülemez, böyle bir durum maalesef yok.

Dolayısıyla siz sağlıklı ve normal bir vücut yapısına sahipken diyet yapmakta zorlanıyorsanız, ameliyat veya çeşitli girişimsel tedaviler sonrası başarıya ulaşma ihtimalinizin çok yüksek olacağını lütfen düşünmeyin. Diyete uyum sağlayamayan kişilerin farklı sorunlarla da başa çıkmak zorunda kaldığını söyleyebiliriz. O yüzden beslenmeye özen göstermenin, diyetisyene danışmanın önemine her zamankinden çok dikkat çekiyorum. Birçok hastalık beslenme ile bağlantılı veya beslenme ile ilişkilidir. Bir söz vardır “yedikleriniz ilacınız olsun” diye ve tabii doz ilişkisi de var.

Besinlerin, maddelerin ilaç veya zehir etkisini gösteren şey dozudur. Gıdalarımızda da aynı durum söz konusu, gıdalar konusu çok geniş bir yelpaze ve ben her zaman evde tencerede pişen yemek taraftarıyım. Ev yemeklerinin sayısı azaldıkça, obezlerin sayısı arttı diyebiliriz. Evde pişen, hazır olmayan Fastfood içerikli olmayan yiyecekleri tükettiğimizde, kilo probleminin büyük ölçüde önüne geçebileceğiz.

Elif Melek Dursun Avcı She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Kitap yazma süreciniz nasıl gelişti? Okuyucularınız hangi konularda en çok geri dönüş yapıyor?
Yaklaşık 2020 yılından beri gördüğüm, bildiğim her şeyi toparlamaya çalışıyorum fakat şöyle bir durum söz konusu. Benim çok fazla blok tarzı yazılarım var. Bunların hepsi güncel yazılar ve bunların günlük düzene göre olmasını istiyorum. Herhangi bir şekilde aksamasını istemiyorum. Dolayısıyla toparlama aşamasına henüz geçemesem de bir kitap derlemesi yapmaya çalışıyorum. Aynı zamanda akademik yayınlar ve doktora test sürecinde olduğu için kitabımı en kısa zamanda okuyucu ile buluşturmak istiyorum.

Sağlıklı beslenme ve psikoloji arasındaki ilişkiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
İnsanların en çok” kısa zamanda nasıl hedeflediğim kiloya ulaşırım, fit olurum veya fazla kilolarımı yok ederim” gibi düşünceleri oluyor. Biz bunların cevabını vermeye en doğru şekilde çalışıyoruz diyebilirim. Sağlıklı beslenme ve psikoloji arasında çok güçlü bir ilişki var. Yetersiz ve dengesiz beslendiğimizde mental olarak da kendimizi iyi hissetmiyoruz ve bu durum daha fazla yememize sebep oluyor. Ya da besinlere daha fazla ilgi duymamıza, şeker ve tatlıyı daha çok aramamıza ve sevmemize neden oluyor. Bunların hepsi maalesef hızlı bir şekilde kilo aldırıyor veya tam tersi kilo aldığımız için yine yanlış beslenmeye her zamankinden daha fazla yönelebiliyoruz.

Bunlar da diğer farklı problemlerden birkaçı diyebiliriz.
Takipçilerinize sosyal medya üzerinden sağlıklı yaşam konusunda nasıl rehberlik ediyorsunuz?
Kısa zamanda her şeyi açıklamak gibi yeni bir trend var. Ben bunu doğru bulmuyorum örneğin; obezite tedavisini sağlarken biz sadece ve sadece limonlu su, sirkeli su veya belli başlı gıdaları tüketerek kilo veremeyiz. İnsanlara “bunun yolu budur, çözümü budur” gibi bilgiler veremeyiz. Beslenmek, kişiye özeldir ve bazı sağlık sorunlarına yönelik nelerin sebep olabileceğini sunmaya çalışıyorum. Çünkü bizim mesleğimizde tek bir doğru yoktur diyebilirim.

Gelecekte hayata geçirmek istediğiniz projeleriniz arasında neler var?
Gelecekte hayata geçirmek istediğim projelerin arasında 30 yaşıma kadar olan hedeflerim vardı. 30, 35, 40 yaş ve ilerisi olarak ben bunu derecelendirdim. Tabii ki gelişen ve değişen dünyada beklentilerimiz her geçen gün daha farklı olabiliyor. Açıkçası 10 yıl önceki kendimden beklentim, şu an ve 10 yıl sonrasındaki kendimden beklentim arasında dağlar var.

Birçok şeyi yaşayarak görüyor ve tecrübe ediyoruz. İlk hedefim, eğitim sürecini iyi bir şekilde tamamlamak ve aldığım eğitimi tecrübe ile birleştirerek işin hem teori hem pratik kısmında birçok insana daha fazla fayda sağlamak. Ankara’da 2 tane ve İstanbul’da bir tane olmak üzere şu an 3 tane ofisim var ve bu ofisleri bir Limited Şirket olarak düşünmüyorum. Tam tersi bütün danışanlarla birebir ilgilendiğim ve birebir iletişimde olduğum bir süreci takip etmeye çalışıyorum. İlerleyen süreçlerde hedeflerimin başında, beslenme bilimlerinin farklı yönleri ile bezenmiş, sürdürülebilirliğin daha yoğun olduğu, ekolojik dengeyi gözettiğimiz ve hastalıklarla beslenme ilişkisinin çok daha yoğun bir şekilde ele alınacağı projeler geliyor. Yine aynı şekilde meslektaşlarımıza yönelik eğitimler kurgulamayı planlıyorum.

Çünkü üniversitede almış olduğunuz eğitim tek başına yeterli olmuyor ve insanların sağlık sorunları veya şikayetleri her geçen gün daha farklılaşmaya başlıyor. Sadece bir meslek erbabı olarak değil bir vatandaş, bir insan olarak diğer insanlara “nasıl daha yararlı, daha faydalı ve daha efektif yaklaşabiliriz” soru ve cevapları içerisindeyim

Herkes her şeyi belki bilemez belki bulamaz ama arayış içine girdiğimiz zaman bulamayacağımız, erişemeyeceğimiz hiçbir şey yoktur. Kararlı ve kanaatkâr davranırken bir yanda da azmimizi de hiç yitirmeyelim.

Elif Melek Dursun Avcı Beslenme Uzmanı

She and Girls Kış 2024 Sayısında Neler Var?

Melek Jozic: Bir Yıldız Doğuyor

Mürüvvet Yıldız: Sanat Hepimizin Ortak Paydası

Büşra Aydoğdu: Cinsellik ve Seks Farklı Kavramlardır

Derya Kan: Bakımlı Olan Her Kadın Güzeldir

Yasemin Gazanker: ‘KELEBEK KADINLAR’ Bir Dönüşüm Yolculuğudur

Tina Saveleva: Sanatla Karanlığa Işık Tutun

Derya Demirbaş: Makyaj Yapmak Bir Sanattır

Yasemin Aykol: Karakter Ayrıntıda Gizlidir

Feyza Özkan: Fikir Annesi ‘Feyza Özkan’

Arzu Başkoç Kızıl: Sanatla Doğanın Büyüleyici Dünyası

Lara Sabrina Yılmaz: Eserlerimin Teması ‘ÖZLEM’

Mihriban Karataş: Uygur Türklerinden Günümüze Gelen Sanat ‘TEZHİP’

Barbaros İzzettin Geniş: MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MARŞI

Emine Terkul: Eserlerimle Duygusal Bağım Var

Canan Seyrek: Aile Kutsaldır


SHE AND GIRLS DERGİ