Mayıs ayı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en değerli ay hissi uyandırır içimizde. Anneler için tüm günler değerli aslında ama mayıs ayının bir günüyle simgeleşmesi sanırım bu hissi uyandırıyor. Annelerimiz en kıymetlimiz
She and Girls Dergisi, Moda Dergisi, Alışveriş Dergisi.
Instagram Hesabımız
Yazımın tamamını annelere ayırmak istiyorum, bir anne olarak annelerimizin ne kadar KUTSAL bir değer olduklarının duygusunu yoğun olarak hissederek.
Belki klasik olacak ama toplumumuzda anne sözü vardır “benim değerimi anne olunca anlarsın”. Anne olunca elbette, hayatta en çok önemsediğimiz çocuklarımıza karşı hislerimizin verdiği etkiyle annelerimizi çok daha iyi anlarız. Ama bana göre annenin değeri ilk olarak ondan ayrı yaşamaya başlandığı andan itibaren anlaşılıyor.
Lise eğitimime yatılı olarak başladığım yıllarda yani tam 14 yaşımda anladım ilk olarak annemin varlığının ne kadar değerli olduğunu. Aslında buna tam da şöyle diyebiliriz; rollerim çeşitlenince, yaşamın sorumluluklarını tek başıma üstlenince. ‘Yapamam’ düşüncesiyle tüm kişisel ihtiyaçlarımı anneme yüklediğimi, sanki annelerin sadece bizim için var olduklarını bilinç altımda şekillendirip her türlü yükten onu sorumlu tuttuğumu, farkında olmadan şımardığımı, yalnız kalınca anladım …
Zaman ilerledikçe ve bir gün ben de anne olunca ikinci kez hatta bu kez daha önce benim için sadece sözlerde kalan o duygunun sarsıntısıyla yaşadım. Belki annelik, annemin neden kutsal olduğunu daha net benimsetti ama asıl hayatımdaki önemini net bir şekilde vurguladı. Umarım kızımı bu değeri taşıyacak bilinç ve hissiyatla yetiştirme şansım olabilir.
Küçük dokunuşlarla gelen güzellik
Bu cümlenin ummakla başlaması belki sizleri şaşırtmıştır, “o hissi en etkili sen verebilirsin” yorumunuzu duyar gibiyim. Elbette ben verebilirim ama bu tek başıma ne kadar yeterli? Toplumun dayatma gücü, toplumsal hareketin bütünlüğü sizce bur noktada etken değil midir?
Bence oldukça etken. Bizler birçok değerleri toplumsal hareketlerle daha da benimsedik ama bizden sonraki nesiller bunu ne kadar başarabilecek? Maddesel ilişkilerin, yapay oluşumların tam da yoğun yaşandığı bir zaman dilimindeyiz.
Sadece sevgi yeterli olabilecek mi? Belirli dayatmaların yoğun olarak yaşandığı toplum, saygıyı ayakta tutabilecek mi? Saygı olmadan sevginin önemi hangi noktaya kadar değer kazanabilecek ve kazandırabilecek? Bu ve benzeri soruları sıkça sorgulamak zorunda olduğumuz bir süreç yaşıyoruz maalesef.
Ailede büyükannelere gösterilen ilgi de aslında sizin sonraki süreçte göreceğiniz ilgi ile çok bağlantılı. Bu noktada ‘Bir çocuk ailesinin aynasıdır’ deyimini hatırlatmak isterim.
Annelerimiz bizim en kıymetlilerimiz, onlar sadece bir günle sınırlı ilgiyi değil bir ömür sevgiyi hak ediyorlar. Onların şefkatleriyle büyüdük, şefkat sırası bizde. Onlara göstereceğimiz her sevgi, bizim neslimizin bizler gibi şekillenmesinin aynasıdır.
Unutmayalım neyi almak isterseniz onu vermelisiniz.
Sevgiden büyük ne bir güç vardır ne de enerji…
